YAZAR:Şeyma BULUT Her güzel şeyin bir miadı vardır. Ben, her zaman iyi ve güzel şeylerin bir gün biteceğini düşünürüm mesela çok sevdiğiniz bir çikolata markası düşünün; tadı enfes, yedikçe yiyesi gelir insanın değil mi? Bu lezzeti verebilmek mühim ancak devamlılığını sağlamak daha mühimdir. O noktada sıkıntılar başladığında da işler değişir. Üreten firma, içindeki malzeme aynı […]

YAZAR: Şeyma BULUT Sefirin Kızı’nın yeni sezonu başladığından bu yana beynimi kurcalayan tek bir soru var: Kim haklı? Tek, tek düşündüm. Nare’yi, Gediz’i ve de Sancar’ı. Her hareketlerini, repliklerini, bakışlarını tek tek inceledim. Acaba dedim birinden biri daha mı az haklı? Vardığım sonuç ise şu oldu: Hepsi kendince haklı. Üçüne de kendince haklı dedim çünkü etrafında […]

YAZAR: Şeyma BULUT Bu haftaya “Senin yanında yara mı olacak? Benim yanımda yâr mı?” sözleriyle başladı Sefirin Kızı. Sancar yıllar önce yaptığının ağırlığı ve  sevdasını kaybetmenin acısıyla yanarken bir de dostunun indirdiği son darbeyle karşı karşıya kaldı. Nare de olduğu gibi diz çöküp hıçkıra hıçkıra ağlamadı belki ama inceden süzüldü o gözyaşları. Yanmasa da yıkıldı. Aşk […]

YAZAR: Şeyma BULUT “Ölürsen destan olur, yaşarsan yalan…” sözleriyle hayatıma giren Sefirin Kızı, kırılmış, parçalanmış ve hayatının her döneminde şiddete maruz kalmış bir kadınla; sevilmeyi kendine layık görmemiş, ruhunun karanlığına hapsolmuş bir adamın öyküsü. Bu destan kaldığı yerden devam ederken beni de oradan, oraya sürükledi. Bazı olaylar tam beklediğim gibi gelişirken bazılarıysa mantığımı fazlasıyla zorladı. Geçtiğimiz […]

YAZAR: Şeyma BULUT “Ölürsen destan olur, yaşarsan yalan” sözleriyle girmişti hayatımıza Sefirin Kızı. Günümüzün naylon aşklarının aksine ne yaşanırsa yaşansın gerçek bir sevdanın asla bitmeyeceğini adım adım anlattı bizlere Nare ve Sancar. Nare, ölmeden sevdanın destana dönmeyeceğini söylemişti. Ölüm, belki yaşamın bitmesi olarak görülebilir ancak söz konusu bu ikisi olunca bu kadar dar bir çerçevede bakamıyorum. […]

YAZAR: Şeyma BULUT Nare’nin “Adını bir daha anmayacağıma Nasuh tövbesi olsun mu?” sözleriyle veda etmiştik Sefirin Kızı’na iki ay önce. Nare’nin sadece kapılarını kapatmayacağını, arkasından alınacak ciddi kararlarının olduğunu tahmin ediyordum, aslında. Yaşananların ardından gitme kararı alması beni hiç şaşırtmadı hatta beklediğim bir şeydi. Biraz başa dönelim mi? Nare, neden geri dönmüştü? Katil olduğunu düşündüğü için […]

Yazar: Şeyma BULUT “Adını bir daha anmayacağıma Nasuh tövbesi olsun mu? Olsun!” Bir sevdalıya daha ağır bir cümle söylenebilir mi? Bir adam, âşık olduğu kadından daha ağır ne duyabilirdi ki? Sancar ve Nare yeniden keskin bir yol ayrımındalar. Bu sefer kapılar yüzüne kapanan, Sancar Efe oldu. Bu hafta ekran karşısından kalkarken aklımda pek çok düşünce ve […]

YAZAR: Şeyma BULUT Geçen hafta Akın’ın Sancar’ın elinde olduğunu ve ne olursa olsun intikamdan vazgeçmediğini öğrenmişti, Nare. Aradan geçen sekiz sene Sancar’da birçok değişikliğe sebep olsa da o hâlâ aynı adam. İçinde yanan ateşin yönü değişse de bir türlü sönmedi. Fark edemediğiyse şu: O içindeki ateş artık kendisini değil, etrafındaki herkesi yakıyor. En çok da her […]

YAZAR: Şeyma BULUT Zamanla ilgili ne kadar çok şey söylenmiş, en popüleri de “Zaman her şeyin ilacıdır” sözü, elbette. Ben buna katiyen inanmıyorum. Bence zamanla ilgili denecek tek şey takvim yapraklarının eskimesi, hepsi o kadar. Muhteşem bir bardak düşünün. Onu alıp tuzla buz ettik diyelim. Sonra da büyük bir sabırla toplayıp bir ara getiriyoruz. Ardından da […]

Yazar : Şeyma BULUT Sefirin Kızı başladığı günden bu yana ele aldığı özellikle üç kavramla beni derin düşüncelere gark etti: İnanç, şüphe, acı. Hep bu üçleme arasında gittim, geldim. Seven sevdiğine inanmalı, şüphe duymamalı; inanmayıp şüphe duyduğunda geride sadece acının kaldığını izledim. Bu acı Nare için ayrı, Sancar için ayrı cehennemdi. İşin kötüsü Sancar’ın asıl yangını […]